19 Aralık 2010 Pazar

O Bir Efsane: Rafael van der Vaart

Artık Söz Onda: Rafael van der Vaart

İngiltere’de transfer döneminin kapanmasına iki saat kala Tottenham Hotspur
Hollandalı orta saha oyuncusu van der Vaart’ı transfer etmeyi başardı. Göreceli
sessiz geçen bir ‘transfer son günü’nün en fazla göze batan transferiydi bu.
Doğrusunu söylemek gerekirse Tottenham taraftarları da van der Vaart transferi
sonucunda hayli heyecanlandılar. Özellikle de Hollandalı oyuncu ilk resmi
demecinde ‘Buraya Tottenham’ın Arsenal’i geride bırakmasına yardımcı olmaya
geldim’ demesiyle…

Bora İşyar

Van der Vaart Ajax’ın meşhur genç akademisinden geliyor. Hatta Ajax A takımına
John Heitinga ve Wesley Sneijder ile birlikte çıkmışlar. Ajax’ta oynadığı yıllarda, en
azından Hollanda Ligi’nde, yeteneği ve gol becerisi ile göze batmaya başladı. O yıllarda
Hollanda’nın geleceğinin Sneijder ve van der Vaart etrafında kurulacağı ve bu isimlerin
tecrübe kazandıktan sonra Avrupa futboluna damga vuracakları söyleniyordu. Van der
Vaart’ın tek eksiği sık sakatlanması olarak görülüyordu ki sakatlıklar van der Vaart’ın
kariyerine negatif etki yapan bir unsur olarak kaldılar.

Van der Vaart’ın futbol hayatının tümünü Ajax’ta geçirmeyeceği kesindi. Fakat 2005
yılında başta Cruyff olma üzere tüm futbol otoritelerini şaşırtan şey yıldız oyuncunun
Hamburg’a transfer olmasıydı. Van der Vaart’ı yakından takip eden herkes dünyanın
sayılı kulüplerinden birisine gitmesini beklerken, Hollandalı oyuncu Almanya’nın
yolunu tuttu. Bunun bir nedeni van der Vaart’ın bir an önce Hollanda’dan ve Ajax’tan
ayrılma isteğiydi. Den Haag ile oynanan bir maçta nişanlısı hakkında maç boyunca
yapılan tezahüratlar van der Vaart’ın ne olursa olsun Hollanda’dan ayrılmak istemesine
yol açtı. Fakat 5 yıl boyunca sakatlıklar yüzünde bir sezonda ortalama 23 maçta forma
giyebilen van der Vaart için Avrupa’nın elit klupleri riske girmek istemediler.

van der Vaart, Hamburg’da forma giydiği sürece başarılı bir performans sergiledi.
Ancak sakatlıklar oyuncunun sık sık takımda yer alamamasına ve düzenli bir form
grafiği oturtamamasına yol açıyordu. Yine de 2008 yılının ilk aylarında Valencia,
Chelsea, Atletico Madrid ve Juventus yıldız oyuncu için resmi teklifte bulundular.
Ancak bu gruba daha sonradan katılan Real Madrid 13 milyon Avro karşılığında yıldız
oyuncuyu Barnebau’ya gelmeye ikna etti.

Ne yazık ki Real Madrid tecrübesi de van der Vaart’ın istediği gibi gitmedi. Hem Juande
Ramos hem de Manuel Pellegrini futbolcuyu rotasyonda veya maçların ikinci yarılarında
kullandılar ve van der Vaart bir türlü takımın yıldızı haline gelmeyi başaramadı.
Takımın başına Jose Mourinho’nun gelişi ve 2010 Dünya Kupası’nda yıldızı parlayan
Sami Khedira ve Mesut Özil’in kadroya katılması van der Vaart için bir kez daha transfer
zamanının geldiğini gösteriyordu. Her ne kadar Portekizli teknik adam Hollandalı
yıldızın takımda kalmasını istediğini söylese de basında Liverpool’un van der Vaart’ı
istediği yazılılyordu. Roy Hodgson van der Vaart’ı beğendiğini ancak ihtiyacı olmadığını
söyleyince Harry Redknapp araya girdi ve Avrupa’da 10 yıl öncesinin en büyük yıldız
adayını 8 milyon Avro karşılığında White Hart Lane’e gelmeye ikna etti.

Peki van der Vaart Tottenham’da başarılı olabilir mi? Van der Vaart başarısının önünde
üç muhtemel engel var.

Tottenham’ın Orta Sahası: Tottenham’ın orta sahasında Huddlestone, Kranjcar,
Modric, Lennon, Jenas ve Bentley gibi isimler mevcut. Bu van der Vaart’ın (eğer
sakatlıklar olmazsa) sevdiği bölge olan forvet arkasında değil sol kanada yakın
oynamasına sebep olabilir. Hollandalı ismin Premiership’te kanatlara yakın
oynayabilecek yeteneklere sahip olup olduğundan emin değilim. Bu isimler arasında
istediği yeri bulmak için van der Vaart’ın çok çalışması ve istikrarlı bir performans
göstermesi gerekecek. Ancak, eğer formunu tutturabilirse bu isimlerin yanında van
der Vaart takımın hucümda lideri olacak ve ekibinin ilk 4’e girme ihtimalini hayli
artıracaktır.

Sakatlıklar: Hollanda, Almanya ve İspanya gibi futbolun çok da sert oynanmadığı
liglerde bile sakatlıklarlardan bir türlü kurtulamayan van der Vaart’ı İngiltere’de çok
daha fiziksel bir oyun bekliyor. Oyuncunun başarılı olması için biraz da şansa ihtiyacı
var; eğer ilk sezonunda ciddi bir sakatlık geçirmezse Premiership futboluna alışıp,
fiziksel olarak güçlenebilir ve sonunda düzenli oynamaya başlayabilir.

İngiltere’de Futbol Basını: van der Vaart kariyeri boyunca defalarca ‘Ben ve eşim
Beckham çifti değiliz ve hayatamızı herkesin gözü önünde yaşamak istemiyoruz’ dese
de gittiği her ülkede basının ilgisi sürekli bu çiftin üstünde oldu ve yıldız oyuncu bunun
kendi performansını negatif yönde etkilediğini defalarca söyledi. Ne yazık ki İngiltere’de
bu ilgi sadece artacak ve şüphesiz van der Vaart’a daha da fazla rahatsızlık verecek.
(Rooney, Terry ve A. Cole örneklerinde olduğu gibi.) van der Vaart’ın bu gerçekle
yüzleşmesi ve bunu değişteremeyeceğini kabul etmesi şart.

van der Vaart’ın başarısı için en önemli etken ise kendini gösterme hırsı. Hollandalı
oyuncu dünya futbol kamuoyuna kendisinden beklenilenleri gerçekleştirebilecek
yetenekte bir isim olduğunu göstermek istiyor. Tottenham onun son şansı olabilir.
Premiership’in izlenme oranlarını ve Tottenham’ın Şampiyonlar Ligi’nde yer aldığını
düşünürsek bunun ne kadar büyük bir şans olduğunu anlayabiliriz.

Künye

Adı: Rafael Ferdinand van der Vaart
Doğum Yeri ve Tarihi: 11 Şubat 1983, Heemskerk, Hollanda
Boyu: 1.78 m.
Klubü: Tottenham Hotspur
Mevki: Orta Saha
Forma Numarası: 11
Başarıları: Hollanda Şampiyonluğu (2002 & 2004 – Ajax)
KNVB Kupası (2002 – Ajax)
UEFA Intertoto Kupası (2005 – Hamburg)

Kulüp Kariyeri

2000 – 2005 Ajax (117 Maç – 52 Gol)
2005 – 2008 Hamburg (74 Maç – 29 Gol)
2008 – 2010 Real Madrid (58 Maç – 11 Gol)
2010 – Tottenham Hotspur (2 Maç – 1 Gol)

Milli Takım Kariyeri

2001 – Hollanda (85 Maç – 16 Gol)

Neler Söylediler?

Harry Redknapp: ‘Modric ve van der Vaart’ı birarada oynarken izlemek için
sabırsızlanıyorum. Hem onların hem de benim açımdan çok zevkli bir tecrübe olacağına
şüphem yok.’


Berndt Schuster: ‘Ronaldo şu anda dünyanın en iyi oyuncusu. Eğer Ronaldo’yu satın
alamıyorsanız, alabileceğiniz en iyi oyuncu van der Vaart’tır.’

Johann Cruyff: ‘Van der Vaart kalitesinde bir oyuncunun Hamburg’da ne işi var
anlamıyorum.’

Peter Crouch: ‘Rafael çok üst düzey bir oyuncu. Savunmadaki en küçük boşlukları
bile rahatlıkla görüp forvetleri pozisyona sokabiliyor. O sıfırdan gol yaratabilecek bir
oyuncu.’



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder